Multi Vitamin Multi Mineral İçeren Takviye Edici Gıda
Ürün Sahibi: Biocode İlaç Pazarlama
Takviye Edici Gıda Onay No : 006494-08.10.2019
₺450.00
Stokta yok
Multi Vitamin Multi Mineral İçeren Takviye Edici Gıda
Ürün Sahibi: Biocode İlaç Pazarlama
Takviye Edici Gıda Onay No : 006494-08.10.2019
Stokta yok
İÇERİK GÜNLÜK DOZ | |
Omega 3 balık yağı
-EPA (Eikosapentaenoik asit) -DHA (Dokosahegzaenoik asit) |
50mg 250mg. |
Folik Asit | 400mcg |
Vitamin C | 80mg |
Vitamin E | 15mg |
Vitamin B3 | 18mg |
Vitamin B5 | 6mg |
Vitamin B6 | 1,9mg |
Vitamin B2 | 1,5mg |
Vitamin B1 | 1,4mg |
Vitamin A | 1000ıu |
Vitamin B12 | 3mcg |
Selenyum | 50mcg |
İyot | 150mcg |
Demir | 14 mg |
Çinko | 11 mg |
Vitamin D | 10mcg |
Manganez | 2mg |
Magnezyum | 60mg |
Zencefil kök ekstraktı | 30 mg |
Vitamin D3 (Kolekolsiferol) | 15mcg |
Omega 3: Hamilelik sırasında ve doğum sonrasında bebeğin büyüme ve gelişimi için oldukça önemli. Araştırmalar omega 3’ün bebeklerin beyin, sinir sistemi ve göz gelişimi açısından gerekli olduğunu gösteriyor. Bununla birlikte anne karnında bebeğin kilo artışına yardımcı olarak bağışıklık sisteminin güçlenmesini de sağlıyor (1,2). Annenin hamilelik tansiyonu ve preeklampsi (hamilelik zehirlenmesi) riskini azalttığı gibi hamilelik ve lohusalık dönemindeki duygu durum bozukluklarına bağlı depresyondan da korunmasını da destek oluyor. Aynı zamanda hamilelikte ortaya çıkabilecek diyabetin yönetiminde kullanılıyor. Erken doğum riskinin azaltması açısından da yeterli miktarda omega 3 alınması gerekiyor (3). Bu sayede anne ve bebeğin kalp damar hastalıklarına yakalanma riski de azaltılabiliyor (4). Vücut için temel bir yağ asidi olan Omega-3 yağ asitleri, vücutta üretilememekte, dışarıdan besinler ve takviyeler ile alınabilmekte, vücutta EPA ve DHA şeklinde bileşenlerine ayrılarak kullanılabilmektedir (5,8). EPA ve DHA bebeklerde beyin, sinir sistemi ve göz gelişimini hızlandıran, yetişkinlerde romatoit artrit gelişimini yavaşlatan, yüksek kan trigliserit değerlerini düşüren, kardiyak aritmileri engelleyen, enfarktüs sonrası sağ kalım oranını arttıran, kan pıhtılaşmasını azaltan, damar sertliğini önleyen, kanserden koruyucu etki gösteren, kan basıncını azaltan ve Alzheimer hastalığını yavaşlatan uzun zincirli yağ asitleridir (5,6,7,8,9). Ayrıca erkeklerde Docosahexaenoic acid (DHA), süperoksit üretiminde azalma, glutatyon peroksidazda artış, sperm DNA hasarında azalma yapar. Hücre memranındaki seviyesi azalırsa membran akışkanlığında bozulma oluşur. Bunun yansıması olarak da sperm-oosit füzyonunda fonksiyonel hasar oluşmaktadır (10).
Folik Asit: Folik asitin eksik alınması DNA biyosentezinin azalması, hücre bölünmesinin azalması, anemi, lökopeni ve trombositopeni ile sonuçlanmaktadır (11). Gebelikte folik asit kullanımı gestasyonel hipertansiyon ve preklampsiyi azaltmaktadır (12,13). Ayrıca yapılan prospektif randomize çalışmalarda erken doğumu ve bebeklerdeki noral tüp defektlerini önlediği , kognitif performansı arttırdığı gösterilmiştir (14,15,16,17,18).
Vitamin C: Gebelikte kullanımı preeklampsi, erken membran rüptürü , anemi ve intrauterin gelişme geriliğini azaltmaktadır. Amniotik kesenin oluşmasına katkı sağlar, plasentanın kan damarlarını güçlendirir ve bebeğin dokularının oluşmasına yardımcı olur (19,20).
Vitamin E: Etkili bir antioksidan olan E vitamini, aynı zamanda dolaşım sistemi, cilt, saçlar, bağışıklık sistemi, kalp ve diabet üzerinde ciddi etkilere sahiptir. Hamilelikte artan vitamin ihtiyacı E vitamini depolarının bitmesine neden olmaktadır. Hamilelikte kan basıncını regüle eder.(21)
Vitamin B (B1,B2,B3,B5,B6,B12): B vitaminin suda çözünen bir vitamin olması, onun depolanmasını çok kısıtlı hale getirir. Çok kısa bir sürede tükenirler ve dışarıdan alınmaları gerekir. Bu bebeğin gelişimi için çok önemlidir. Eksikliğinde anemi oluşur ve bebeğin erkenden kaybedilmesine yol açabilir. Annede ruhsal durum bozuklukları yaratır. Eksikliğinde homosistein düzeyleri yükselir ve plasenta abrupsiyonu, plasenta enfarktüsü ile sonuçlanmakta ve düşük riskinin artmasına neden olur (22,24 ).
Ek olarak preeklampsi, intrauterin gelişme geriliği ile ilişli olduğu belirtilmektedir ( 23, 24).
Ayrıca B12 vitamini eksikliğinde nöral tüp defekti riskinin arttığı gösterilmiştir ( 25).
Vitamin A: Görsel fonksiyonlarda, embriyonik gelişimle ilgili hücresel farklılaşmada, akciğer olgunlaşmasında ve immün sistem gelişmesinde temel rol oynamaktadır. Gebelikte karaciğer depolarını sağlamak için yetersiz kalmaktadır (11). Eksikliğinde preterm doğum, düşük doğum ağırlığı, bronkopulmoner displazi ve enfeksiyon riskinin artması ile ilişkili olduğu belirtilmektedir (26 ).
Selenyum : Hamilelik süresince selenyum en önemli minerallerin başında gelmektedir. Türkiye’de sıkça görülen tiroid rahatsızlıklarının başında selenyum yetersizliği gelmektedir. Bu nedenle tiroid düzensizliği yaşan anne adaylarının selenyum takviyesi alması gerekmektedir. Selenyum hidrojenin suya dönüşmesinde yani metabolizma sonucu ortaya çıkan serbest radikal denen zararlı maddelerin atılmasında rol alır. Selenyum eksikliğinde ciddi kalp yetmezliği gelişir.(27,28,29)
İyot :İyot eksikliğinin en önemli sonuçları, kretenizm, mental retardasyon, erken doğum eylemi ve fetal ölüm riskinde artıştır. Ayrıca fazla alınması durumunda da fetal guatr olabilmektedir. Günlük 150 µg dozda alınması yeterlidir. (30)
Demir :Gebelikte demir ihtiyacı artmaktadır. Bunun nedeni, 300 mg fetüse olan kayıp ve 500 mg annenin hemoglobini için demir kullanılmasıdır. Gebelikte demir ihtiyacı özellikle 2-3. trimesterde artmaktadır. Demir eksikliği durumunda; annede anemi, immünite bozukluğu (lökosit granulasyonu) olabilirken, fetüste ise erken doğum riskinde artış ve düşük doğum ağırlığı olabilmektedir. Gebelikte demir profilaksisinde 30-60 mg/gün dozu yeterlidir. Ancak profilaktik demir kullanımının gerekli olduğunu gösteren halen kesin bir çalışma yoktur. UNICEF ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) özellikle geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde mutlaka profilaktik kullanılması gerektiğini belirtmektedirler. Profilaktik demir kullanımı termde hemoglobinin < 10-10.5 g/dl olmasını engeller. (31,32)
Çinko: Çinko protein sentezi ve nükleik asit yapımında önemli bir mineraldir. Gebelikte eksikliği olursa; pre-eklampsi, erken membran rüptürü ve IUGR olabilmektedir. Gebelikte profilaktik çinko kullanımı erken doğum oranını %15 oranında azaltmaktadır. (33,34,35,36)
Manganez ve Magnezyum : Kalsiyum emilimi, kemik gelişimi ve protein sentezi için gerekli olan minerallerdir. Gebelikte eksikliği pre-eklampsi ve erken doğum riskinde artış ile ilişkili olabilir. Ancak yapılan çalışmalarda gebelikte profilaktik kullanımı hakkında yayın azdır. (37)
Zencefil : Rahim içindeki bebek için yeterli miktarda kan akışını destekler. Yemek sonrası sindirimi zor olan besinlerin daha iyi ve etkili sindirilmesine yardımcı olur. Sırt ve boğaz ağrısı için zencefil yatıştırıcı vazifesi görmektedir. Hamilelikle ilgili bulantı ve kusma için kullanıyor. Ancak hamilelik sırasında zencefil tüketmeden önce, güvenli dozajını ve aşırı tüketimin sonuçlarını bilmeniz gerekir.(38,39)
Vitamin D: Gebelikte uygulanacak D vitamini desteği 12. haftadan itibaren başlamalı ve gerekirse tüm gebelik boyunca devam etmelidir. Destek verilen gebeler kalsiyum yüksekliği bulguları açısından mutlaka uyarılmalıdır. D vitamininin görevi, kalsiyum ve fosforun kan seviyelerini düzenlemektir. Bu elementler gebelikte, sizin olduğu kadar, bebeğinizin de kemik ve diş gelişiminde kullanılır. Gebelikte vitamin D eksikliği olursa, doğacak bebekte gelişme geriliği ve iskelet bozuklukları görülebilir. Aynı zamanda, bebeğin doğum kilosunu da etkilediğini biliyoruz. Gebelikte eksik D vitamini alan bebekler, doğum sonrası da uzun dönemde bazı sorunlarla karşılaşabilirler. Bu bebekler düşük kemik yoğunluğu ile doğarlar ve 8-9 yaşına geldiklerinde de kemik kitleleri yaşıtlarına göre düşüktür. Yaşamın ilerleyen yıllarında da osteoporoz (kemik erimesi) riskiyle karşı karşıyadırlar. Anne adayı da D vitamini eksikliğinden etkilenir. Gebelik zehirlenmesi (preeklempsi) ve sezaryen doğum olasılığı artar. (40,41)
Kaynaklar :